Bu sefer yazimi aylik yukluce maas alip gece yaziyi yetistiremedigi icin bol bol *** kullanan turk kose yazari formatinda yazicam. Gelelim konumuza. Sorun tamamen diyaloga girdigim ortalama ankaralilarda gozlemledigim bir durumla basladi. Melih Gokcek bu sendromun en belirgin ornegi. Herhangibir ankaraliya sorun "aaaa sevmiyorum", "ben oy vermedim", "valla" gibi tepkiler alicaksiniz. Ankaraya gittigimde de gozlemledigim birseydi bu. Herkes bu adamdan nefret ediyordu, sevmiyordu, her firsatta saydiriyordu.
Gelelim dunyanin obur ucuna. Hangi Amerikaliya sorsan "bush'u seviyor musun?" diye cevap hazirdir. Aaa nefret ediyoruz, sevmiyoruz tam bir salak tadinda cevaplar aliyorum. Hatta bazilari bu cevaplari verirken Ilyas Salman surat ifadesi takinip eziliyor. Ilginctir. E arkadasim sen vermedin oyu, O vermedi oyu, Kim verdi bu oylari? Babam mi verdi! Demek seven birileri var ve bu adam geldi. Neyse uzatmicam bu tartisma daha gider. Girisinde Che resmi bulunan bir apartmanda yasadigim icin kendimi sansli mi saymaliyim, yoksa karamizahin ortasinda mi saymaliyim bilemiyorum. Ama akli basinda olan amerikalilar bush a iyi saydiriyor onu biliyorum. Yani sandigimiz gibi fast food yiyen aptal amerikalilarin disinda da bir amerikali populasyon var ve digerleriyle ayni kefeye konulunca coook kiziyolar.
***
Gelelim diger bir mevzuya. Gecen aksam gittigim bir partide basima gelen ilginc bir olayi burada sizlerle paylasmak istiyorum. O gece Turk bir dj caldigi icin yuzde olarak %40 Turk olan bir mekana gidilmistir. Yanimdaki amerikali arkadasima listede ismi yazili olmadigi halde iceri aldirip ustune giris parasinda indirim yaptirmanin havasiyla iceri girmis bir kosede ickimi yudumlamaktayim. Ortamda sigara yasagi bam diye deliniyor ve ileri giden turkler her turlu dumanli tuturgecten takiliyolar - Bilenler tebessum edicektir Turkiye de durum nasil bilinmez ama amerika da bu yasagi delmek extreme sporlar arasinda gosteriliyor - Biryandan da kim turk kim degil dis gorunusten kimlik acilimi yapmaktayim. Oyle ki %99 basari oraniyla giderken ritmik olarak cilginlar gibi dans eden hanim kizlarimizdan birine rastladim. Yanindaki sarisinlardan dolayi arkadaslarim turk degil diye tahminde bulundular ve ok ben sorarim dert degil dercesine yanina gidip sordum kendisine "turk musun?" diye. Kendisi saolsun aciklayici cevabiyla gecemizi aydinlatti allah razi olsun. " I can't tell you" dedi kendisi. Simdi bunu yanimdaki turk arkadasa aciklamadim cevabi soyledim adam kacarak uzaklasti. Ama elin amerikali kizina bunu aciklamak zor oldu. Neyse guzel kizimiza burdan "allah belani versin" demek isterdim ama vermis vericegi kadar bunun baska bir aciklamasi yok, umarim koca bulur.
***
Durumlar bunlar sayin seyirciler, bati cephesinde degisen bir sey yok. fotograflarla yazimi noktaliyorum.
Cin mahallesinden, Canal st. den
ve tabi ki bit pazarindan
gittigim bir acikhava partisinden. mavi jeans cadiri. hava cok sicak yagmur oncesi bunalimi, hani annelerimiz der ya "bir yagsa rahatlicak ortalik" hah oyle bir hava var. cadirin altinda vantilator var baskada bisey yok. fikir 10 numara.